A) Gazneliler devletinin siyasal oluşum sürecine genel bir bakış : İlk Türk İslam devletleri tarihinde önemli bir etkileyici faktör olarak sahne alan Samanoğulları devletinin emri altında bir ordu komutanı olarak görev almakta olan Gazneliler devletinin kurucusu olan Alptegin. Daha önceki bölümlerde de sıkça değindiğimiz gibi Türk kaderinin cilvesi diye adlandırabileceğimiz Türk asıllı yöneticilerin görev aldıkları devletin yönetim kademelerinde kısa sürede hızla yükselip güç sahibi olması ve siyasi kanaat olarak hükümdarı etki altına alabilmesi durumudur. Bu durum aynı şekilde Alptegininde başına gelmiş ve bunun bir tezahürü olacak şekilde samanoğulları devletinin yönetiminden uzaklaştırılmıştır. Aynı durumu yaşayan diğer devletler gibi süreç bağımsız bir şekilde tek başına hareket etme ve bağlı olduğu devlete( samanoğulları) vergi vermeme şeklinde devam etmiş ve devlet 963 yılında Afganistanın Gazne şehri merkeze alınarak kurulmuştur.
Alptegin devleti kurduktan kısa bir süre sonra ölmüş yerine geçen oğlu Ebu Ishak zamanında yeni kurulan devlette işler pek istendiği gibi başlamamış buranın yerli kavmi olan gurlularla yapılan bir iç mücadele sonunda Gazneliler Samanoğlu devletinden yardım istemiş ve bu sayede isyanı bastırmışlardır . Gaznelilerin Samanoğulları devletinden yardım almaları onları siyasi olarak olmasada itibari olarak Smanoğullarına bağlı hale getirmiştir.(Yazıcı 2019)
Ebu Ishaktan sonra sırasıyla başa geçen Bilgetegin ve Börü-Piriteginden sonra sıra Alpteginin en çok güvendiği komutanlarından olup Gazneliler devletinin hanedanının kurucusu olan Sebügtegine gelmiştir.
Sebügteginle beraber üzerindeki Samanoğlu etkisini atan devlet süratle Afganistan çevresinde fetih hareketlerine başlamış Belucistan ve Toharistan gibi önemli şehirleri hakimiyeti altına almıştır. Şüphesiz kendisinden çok oğluyla anılacak olan Meşhur Hint seferlerini başlatmış olup Hindistana İki tane sefer düzenlemiştir. Bu seferlerle beraber Abbasi devletiyle ilk temaslar kurulmuş olup ilişkiler bir sonraki hükümdar olan Gazneli Mahmud zamanında zirveye ulaşmıştır.
Devletine her kulvarda zirveyi yaşatacak olan tahtın bir sonraki sahibi Sultan Mahmud kendisiyle özdeşleşen Hint seferlerine otuz yılını vermiş bu uğurda tam 17 düzenlemiştir. Gazneli Mahmudu Hindistana iten en önemli sebepse Baharat yolunun hâkimiyetiyle gelecek büyük ekonomik güç ve içine kapalı bir toplum olsa bile derinliklerinde büyük ve esrarlı bir kültürü, bilim ve sanat hazinesi saklayan Hindistanın bu zenginliklerine sahip olmaktı. Bu amacına İslami bir zırhta giydirmeyi ihmal etmeyen Gazneli Mahmud Abbasi halifesiyle anlaşarak her sene Hindistana düzenleyeceği seferlele hem İslam dünyasında büyük bir prestij kazanmış hem de devletinin siyasi temellerine sağlam kolonlar inşa etmişti . Şüphesiz Gazneli devletinin Abbasi Halifeliğiyle bu kadar güçlü ilişkilerin temelini atması ardından gelecek Selçuklu İmparatorluğuna bırakacağı en büyük mirastı . Gazneli Mahmudun Hindistan seferlerini daha detaylıca bir sonraki kültür medeniyet bilim alt başlığında detaylıca inceleyeceğiz.
Gazneli Mahmudun ihtişamlı siyasi hayatından sonra ölmesiyle tahta geçen oğlu Gazneli Mesut dönemi hızlı bir yıkım sürecinin hızlı bir başlangıcıydı. Kardeşi Muhammed’le yaşadığı taht kavgası ve sonrasında hızla sınırları içinde büyüyen Selçukluları görmezden gelip adeta evinin kapısını kapatıp gurbete hindistana sefere gitme ısrarını devletinin geleceğiyle ödeyecekti. Siyasi olarak aldığı ihtişamlı mirası devam ettiriyor gibi gözükse de bahsettiğimiz sorunlarla karşı karşıya kalan devlet hızla büyüyen Selçuklularla yaptığı Nesa ve Serrah savaşlarını peşi sıra kaybedip , iki devletinde kaderlerin kırılma noktası olan Dandanakan savaşınında Gazneliler devleti tarafından hezimetli bir yenilgiyle sonuçlanmasından sonra devlet bütün ihitişamını ve gücünü kaybetmiş , kalan siyasi ömründe Büyük Selçuklular İmparatorluğunun bir kolu olarak onları bağlı sürdürmüş tahta geçen etkisiz hükümdarlardan sonra bu zayıflamış devlete son hamle yerli azgın kabile Gurlular tarafından verilip başkent yakılmış ve devlet tarih sahnesinden çekilmiştir.
B) Gazneliler devletinde kültür bilim ve toplum ilişkisi: Karahanlı Devletinin İslam kültür medeniyetine Türk etkisini kazandırdığı gibi Gaznelilerde İslam kültür Medeniyrtimne Hint etkisini kazandırmış temaslar en sık şekilde Gazneli Mahmudun Hint Seferleri sonucunda gerçeklemiştir . Gazneli Mahmudun her seferinde Hindistanı daha çok tanıması ve buradaki kültürel mirası kendi topraklarına taşımasıyla bu etkiyi maddi kazanca dönüştürmüştür . Hindistandan getirdiği değerli taşlar , kemerler ve ustaları kullanarak bu kültürle harmanlanan bir çok camii, saray ve kervansaray inşa ettirmiştir. Oğlu Gazneli Mesudu bu kültür birikimin de eğitmiş olup ilerde Gazneliler devletinin en kıymetli , güzide mimari eserlerinden olan Laşkeri Bazar sarayının çizimlerini bizzat Gazneli Mesudun kendisinin yapmış olması bu kültürel mirasdan nasıl faydalandıklarının göstergesi olmuştur. Bunun yanında Türklerde fazlasıyla Hint kültürünü etkilemiştir. Örnek olarak Hint medeniyetinin kuruluşundan beri süregelen kast sistemi Gazneliler devleti sayesinde ciddi hasar görmüş toplumsal tabakalaşma kırılmıştır.Aynı zamanda İslam diniyle tanışıp çabuk kaynaşan Hint medeniyeti bu gün coğrafyasına komşu olarak Müslüman devletler bulunmakta olup kendi nüfusunda da ciddi oranda Müslüman barındırmaktadır.
Gazneliler devleti Hint Kültüründen etkilendiği ve etkilediği nezde de İran kültürünü özelikle de edebiyatını etkilemiştir. İran Edebiyatın en büyük şairlerinden olup Şehnamenin yazarı olan Firdevsi başta olmak üzere edebiyatçılara ve tarihçilere çok kıymet veren Gazneliler devleti belki de bunun karşılığını siyasi ihtişamı çok kısa sürmesine rağmen edebiyat ve tarih sahnesinde bu kadar geniş yer bulmasıyla almıştır.