Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir ile MGK Genel Sekreteri İlhan Kılıç, BM ve Türk – Amerikan derneklerinin yapmış olduğu toplantıya katılmak için ABD’ye gittiler.
BM Genel Sekreteri olan Kofi Annan’ı ziyaret ederek, New York’tan Washington’daki toplantıya geçtiler. Otele girdikleri sırada gazeteciler yanlarına gitti.
Çevik Bir, mahkemedeki ifadesinde olayın geri kalanını şöyle anlattı:
“O zaman Hürriyet gazetesinde yazan Ferai Tınç, bana sordular, dediler ki ‘ne geçti aranızdaki konuşmalarda?’ Ben de dedim ki ‘ne geçti aranızdaki konuşmalarda? ’Ben de dedim ki ‘Kofi Annan Türkiye’de demokrasinin çok iyi gittiğini söylüyor’ dedim, aynen bu ifadeyi kullandım. Ertesi gün gazetelerde ‘Balans ayarı’ diye çıktı. Hürriyet gazetesinden Ferai Hanım bunu ben söylemişim gibi yazdı. Yasemin Çongar ise ‘Çevik Paşa öyle bir ifade kullanmadı.’ diye yazdı ama halen ‘balan ayarı ifadesi kullanıldı’ deniyor. Bunu düzeltmek istiyorum.
Yani Çevik Bir’in ABD’de söz konusu ifadeye söylediği iddia edilen gazetecilere açıklama yaptığı sırada orada bulunan Yasemin Çongar, bu ifadenin Çevik Bir tarafından kullanılmadığını kesin olarak teyit etti.
Çevik Bir’in mahkemedeki ifadelerinin ardından bir açıklama da Ferai Tınç’tan geldi. Tınç, Çevik Bir’in “Hürriyet gazetesinden Ferai Hanım bunu ben söylemişim gibi yazdı.” sözünün gerçeği yansıtmadığını belirterek “Sayın Bir, yanlış hatırlıyor. Evet, ben ABD’de o günlerde Sayın Bir’i izledim fakat bu açıklamayı yaptığı iddia edilen toplantıya yetişememiştim. Dolayısıyla haberlerimde de bu sözlere yer vermedim. Haber, 21 Şubat tarihli Milliyet gazetesinde Özcan Ercan imzasıyla, ‘Çevik Bir: Sincan, demokrasiye balanstı.’ Başlığıyla yayınlandı. Bir arşivleri dikkatli bir gözle tararsa bu gerçeği görür’ dedi.
Tınç haklıydı. Kitabın yazım süresince arşivlere baktık. Haber Milliyet gazetesinde Özcan Ercan imzasıyla yayımlanmıştı. Bir paragraftan oluşuyordu. Haberi aynen aktarıyoruz:
“ABD’de Savunma Sanayii yatırım görüşmelerinin ağırlıklı olduğu toplantıda askerleri temsilen de ünlü isimler var. Bunların başında tabii ki Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Çevik Bir geliyor. New York’ta NATO Genel Sekreteri ile görüştükten sonra Washington’a gelen ve Grand Hyatt Otel’e yerleşen Bir, ayağının tozuyla şeriat heveslilerine önemli bir mesaj gönderdi. Bir lobide Sincan’dan geçen tanklarla ilgili görüş isteyen bir gazeteciye şu yanıtı verdi: “Demokrasiye balans ayarı yaptık.”
Haberin yazarı Özcan Ercan, haberinde bile Çevik Bir’den böyle bir şey duyduğunu yazmıyor. Çevik Bir’in başka bir gazeteciye bunu söylediği iddia ediliyor!
İşte bu durum yıllarca süren bir efsane yarattı.
Tekzip edilmediğinden hareketle, sözün gerçekliğine süratle karar veren mahkeme, Çevik Bir ile birlikte aynı görev için ABD’ye giden ve yürütülen temaslara yakından şahit olan, Türk – Amerikan İş Konseyi’nde Çevik Bir’in konuşmasını dinleyip ayakta alkışlayan, hükümetin görevlendirdiği, heyetin içinde yer alan Devlet Bakanı Abdullah Gül ve danışmanı Murat Mercan, Milli Savunma Bakanı Turhan Tayan, gazeteci İlnur Çevik ile MGK Genel Sekreteri Hava Orgeneral İlhan Kılıç’ın Çevik Bir’in iddia olunan sözü söylediğini teyit eden hiçbir beyanını belgelendiremedi!
Heyette yer alan bu kişilerden Milli Savunma Bakanı Turhan Tayan ve gazeteci İlnur Çevik, mahkemede tanık olarak dinlendi ancak bu iki önemli isimden hiçbiri bu sözün Çevik Bir tarafından söylendiği konusunda bir beyanda bulunmadı.
Mahkeme, heyette adı geçen diğer kişileri ise tanık olarak dinlemedi.
Çevik Bir’in Türk – ABD İş Konseyi’ndeki konuşması ertesi gün Türk meydanında “Çevik Bir, ABD’den sert çıktı.” gibi başlıklarla manşetlere taşındı.
Bir’in konuşması böyle sansanyonel başlıklarla kamu oyuna yansıtılınca Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu Çiller, Türk Büyükelçilği’nden konuşmanın birebir çözümünü istedi.
Yapılan incelemede, gönderilen metinde yer alan konuşmanın ne Refah – Yol hükümetiyle ne de siyasetle bir ilgisinin olmadığı görüldü ve konunun medya tarafından çarpıtıldığı anlaşıldı.
Son yıllarda pek yapılmadığı söylense de yargı mensupları da dahil bürokraside görev yapan kişilerin bilmesi gerektiği gibi yabancılar ile temaslarda, iki özel görüşmeler de dahil yapılan her faaliyet, görüşme, konuşma, basın açıklaması, demeç, beyan vs. için temas kaydı tutularak bu husus devlet arşivine konulur.
Hatta Çevik Bir’in İsrail Genelkurmay Başkanı ile yaptığı ikili görüşme zaptı halen dava dosyasında bulunuyor ancak mahkeme nedense ABD’de yapılan görüşme, konuşma, açıklama ve temaslara ait zaptı devlet arşivinden istemedi ve incelenmedi.
28 Şubat davasında Hasan Celal Güzel de tanık olarak dinlendi. Güzel’i size şöyle hatırlatabiliriz: Basında ve katıldığı ger platformda, BÇG’yi “suç örgütü” 28 Şubat sürecini “Pesbaye darbe” ve Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’i “Baş darbeci” , 55. Hükümetin Başbakanı Mesut Yılmaz’ı “Onbaşı Başbakan” olarak niteleyen, ifadelerinde dünya görüşünü, siyasi duruşunu “muhafazakar demokrasi” olarak takdim edilen bir siyasetçi.
17 Şubat 2015’teki duruşmada Çevik Bir’in avukatı Ümit Kara, tanık olarak dinlenen Hasan Celal Güzel’e “Birçok platformda balans ayarı sözünün Emekli Orgeneral Çevik Bir’e ait olduğunu söylediniz. Bu sözün kendisi tarafından söylenmediği, mülakata yetişemeyen bir gazeteci tarafından söylendiğini biliyor muydunuz?” sorusunu yöneltti.
“Balans ayarı” sözünün ABD’de Orgeneral Bir tarafından değil gazeteci tarafından kullanıldığını ilk kez duruşmada öğrenen Hasan Celal Güzel: “Hayır, ben bunu bilmiyordum. Eğer bu doğrusu ise sizden ve kendisinden özür diliyorum. Demek ki balans ayarı sözü o dönemde söylenmemişti” cevabını verdi.
Ancak mahkeme “Balans ayarı” ifadesiyle ilgili maddi gerçeği ortaya çıkarmak yerine tanık ve sanık ifadelerini gerekçeli kararda gizleme yolunu seçti. “Kudüs Gecesi” , “Tankların Sincan’dan yürüyüşü” ve diğer sözde bir dizi olayı, o tarihte zaten var olmayan BÇG faaliyetine kasıtla dayanak göstermeye devam etti.
Dedik ya sadece hızlı yayılmak değil… Bazen inanmak isteyen de bir masalı gerçek yapabiliyor
Çetin Doğan’ın Gözünden 28 Şubat Size Yalan Söylediler, Barış Terkoğlu, Sami Menteş, Balans Ayarı Diyeni Sonunda Bulduk, Mahkemede Anlattı, Haberi Kim Yazdı?, Yalanlama Yapmadı Diye…, Çiller Konuşmayı İnceledi, Kendisinden Özür Diliyorum, Sayfa 59 – 60 – 61 – 62 – 63.