Atatürk'e suikast denilince akla hep İzmir Suikasti gelir. Oysa İngilizlerin unutturmaya çalıştığı en büyük suikast fiyaskosu halifelik gayesi üzerine faaliyete geçirilmiş alçak Mustafa Sagir vakasıdır. Bu şahıs Hintli sözde bir müslümandır ama aslında Türk ve İngiliz belgelerinde de açığa çıkmış olan çok iyi bir casustur. Atatürk'le görüşmüştür. Gazi Paşa'nın bu görüşmeden sonra buna dikkat edin, bu casustur diyerek bahsettiği bir İngiliz casusudur. İngiliz istihbaratı halifelikle ilgili halife Abdülmecid ile görüşür, birtakım hususları yeterli görmezler ve yeni planı devreye koyarlar. Bu plan doğrultusunda Mustafa Sagir'e 1921 yılında Türk Hint Uhuvveti İslamiye Cemiyeti'ni kurdururlar. Mustafa Sagir bu referansla Karakol Cemiyeti'ne sızmaya çalışır, önemli kişilerle yakınlık kurar. Ancak biri vardır ki Türk istihbaratına bu şahıs hakkında rapor vermiştir. O ulunun ismi Mehmet Akif Ersoy'dur. Mehmet Akif Ersoy, Taceddin Dergahı'nda gördüğü bu şahsın çeşitli kısa notlar tutarak birtakım şifreli yazılar yazdığını fark etmiştir. İstihbaratımız olayı inceleyip takibe alır ve bu şahsın görünmez mürekkeplerle İngilizlere bilgi aktardığını tespit eder. En hayret edilecek olay ise bu şahıs posta adresi olarak Akif'in ev adresini kullanmıştır. Sagir'in yanında bulunan bir Hintli yardımcısı çatışmada öldürülür. Mustafa Sagir'de yakalanır. Kısaca Mustafa Sagir, Kılıç Ali Paşa başkanlığındaki İstiklal Mahkemesi'nde yargılanmış ve her şeyi itiraf etmiştir. Mahkeme beyanlarında halife Abdülmecid'i öldürerek halifeliği ortada bırakacağını, Mustafa Kemal'in halifeliği üstlenirse onu da öldürüp egemen güç olarak İngilizlerin bir şekilde şeyhler, fetvalar, basiretsiz etkin kişiliklerle halifeliği ele geçirme hatta kraliçeyi bile halife ilan etme planlarını anlatmıştır. Sagir, nedamet getirmiş İngilizler bu şahsı istemiş ve onun için müzakereler yapmışlardır. Fakat 24 Mayıs 1921 tarihinde Ulus Meydanı'nda idamını engelleyememişlerdir.
Kaynak : Atatürk'e Atılan İftiralar, Oktan Keleş, Halifelik Meselesi 153 - 154 - 161