Sivas'ta Pir Sultan Abdal Şenlikleri için aydınlar, sanatçılar Alevi kanaat önderleri ile buluşmuştur. Paneller, konserler, imza günleriyle Pir Sultan Abdal'ı anıyorlardı ancak etrafta öyle bir hava vardı ki sanki birileri Alevilere bir ders vermek hadlerini bildirmek istiyordu. Hayatını, mücadelesini, kalemini eleştiri üzerine kuran rüzgara karşı yürüyen Pir Sultan'ın savunduğu değerlerin mirasçısı da bir yazar Aziz Nesin'de o gün Sivas'a geldi. Aziz Nesin kısa süre önce Salman Ruşti'nin şeytan ayetleri kitabının Türk okuruyla buluşmasını sağlamıştı. Kitap İslam dünyasında kıyamet koparmış. Humeyni onun için ölüm fetvası vermiştir. İşte bu nedenle Aziz Nesin'in Sivas'a girişi kentteki radikal İslamcıları ziyadesiyle rahatsız etmişti. Şenlik öncesinde Sivas'ta hava gergindi. Konuklar gelmeden önce Sivas'taki radikal İslamcı basın son derece kışkırtıcı haberler yayımlamaya başlamıştı. Şenliğin onur konuğu Aziz Nesin'de, kitaplarını imzalıyordu. Birden yanına bir haber ajansı muhabiri ve kameramanı geldi. Sorularıyla Aziz Nesin'i sorularla sıkıştırmaya başladı... Aziz Nesin'in korumaları ortam daha da gerilmesin diye ünlü yazarı hemen Madımak Oteli'ne götürdüler. İşin tadı kaçıvermişti, Sivas sokaklarında küçük küçük gruplar toplanmış, sloganlarla Aziz Nesin'i ve aleviler protesto etmeye başlamıştır. Fitil ateşlenmişti artık Sivas sokaklarında Fısıltı gazetesi "dinin elden gittiğini, Aziz Nesin'in müslümanlara hakaret ettiğini yazıyordu.. Ancak asıl protestocu grup henüz Madımak Oteli etrafında toplanmamış zira kültür merkezinde Arif Sağ'ın bir dinletisi olacaktı. 1500 kişi bu konseri dinlemek için salondaydı birden kültür merkezi önünde biriken grup salona taşlar atmaya başladı. Durum giderek gerginleşiypr, militanlar otelin etrafında toplanmış sloganlar atmaya başlamıştı. Atılan sloganlarda artık Aziz Nesin'i aşmış, devlete ve rejime uzanmıştı. Kendinden geçen bu grup cuma namazından da çıkanların katılması ile iyice kalabalıklaştı. Oteli taşlamaya başladılar. İçeridekiler iyimserliklerini koruyorlardı.İçeridekiler iyimserliklerini koruyorlardı, otele yağmur gibi taş yağıyordu ama nasıl olsa olaylar bastırılır sanıyorlardı. İşte o sırada Aziz Nesin Ankara'yı aradı. Oteldekiler artık her an linç edilecekleri kaygısıyla kendilerini savunmaya karar verdiler. Tam o sırada rehinelerin biricik umudu olan askerler geldi, artık kurtulduk dediler. Ne de olsa askerin ideolojisi, siyaseti olmazdı. Kısa bir süre sonra da katliamın rengi gerçekten belli oldu, oteldekiler canlı canlı yakılacaklardı. Tam o sırada bir komiser çıkageldi. Aziz Nesin'in linç edilmesini tek başına işte o komiser önledi. Nesin'i aldığı gibi bir polis arabasına bindirdi ve kalabalığı yararak hastaneye gitti.
Dönemin Sivas Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu militanların arasında konuşma yaparken "Mücahit Temel" diye anıldı.
Atılan sloganlar ve eylemde söylenilen sözler :
Şeytan Aziz
Kahrolsun Laiklik
Yak lan yak yak
Jandarma geldi Jandarma
Asker Bosna'ya
Allahsıza asker siper olamaz
Allah'ım ! Bu senin ateşin içeri gönder.
Cehennem ateşi işte
Müslüman Türkiye
İmdat !
Madımak Katliamı'nda yakılarak öldürülen aydın ve sanatçılar :
Muhlis Akarsu, Muhibe Akarsu, Gülender Akça, Mehmet Atay, Sehergül Ateş, Behçet Sefa Aysan, Erdal Ayrancı, Asım Bezirci, Belkıs Çakır, Serpil Canik, Muammer Çiçek, Nesimi Çimen, Carina Cuanna Thujis, Serkan Doğan, Hasret Gültekin, Murat Gündüz, Gülsüm Karabada, Uğur Kaynar, Asaf Koçak, Koray Kaya, Menekşe Kaya, Sait Metin, Huriye Özkan, Yeşim Özkan, Ahmet Özyurt, Nurcan Şahin, Özlem Şahin, Asuman Sivri, Yasemin Sivri, Edibe Suları, İnci Türk
Kaynak: Son Darbe 28 Şubat, Mehmet Ali Birand, Tarihin En Sıcak Temmuzu, Sayfa 29 - 40 arası